Thursday, April 19, 2012

Şairin Romanı-Murathan Mungan

Murathan Mungan -Şairin Romanı
Bir Diyar-ı Harika'da geçen şiirleriyle ya da yürekleriyle yaşayan insanların arayışının hikayesi....Kitaptaki karakterler ne kadar da şanslıydı...Okurken o diyarda, Murathan Mungan'la karşılaşsam...beni nasıl betimlerdi acaba?...diye düşündüren kitap
Çıkmasını beklerkenki gösterdiğim sabırsızlığın yerini, okudukça içine girdiğim özlemi duyulan bir dünyadan çıkmak istemediğim bir ahestelik aldı.
Sayfalar ilerledikçe, sevdiğim bir şarkıyı nasıl defalarca dinliyorsam  burda da cümleleri tekrar tekrar okurken buldum kendimi...
 Beni etkileyen kısımlar bir yandan aydınlanma çağı, bir yandan midemde yumruk etkisi yaratırken; ilk defa bir kitabın satırlarını kurşun kalemle çizdim ve çizdiklerimi buraya da aktarmak istedim...
  "Ne tuhaf, insanoğlunun yaşamda en geç keşfettiği şey şimdiki zamandı."

"Kendi seçimlerimizin sonunda olup bitenler rastgele başımıza gelenlerden daha çok sızlatır içimizi...İnsanın kendi karşısındaki çaresizliği diğer çaresizliklere benzemez."

"Bazı insanlar yaşadıkları bir deneyim sonucu bir kerede büyür ve ondan sonra bir daha büyümezler"
"Genç yaşta fazla akıl bazen insanın yolunu erken kapatır."

"Bir insan kalabalıklar arasında kendini saklamak istediğinde, görünürlüğün derinlerinde kaybolarak da yapabilir bunu."

"Zamanın en büyük aldatıcılığı, nelerin değişmediğini insanlardan saklamaktaki hüneriydi."

"Çarenin olmadığı yerde yol çaredir."

"Güneş herkese doğar."

"Geleceğimizi yapan şey, yazgımızdan, bize tanınan olanaklardan, karşımıza çıkan fırsatlardan çok, ruhumuzun şiiridir.Biz de olan birşeydir."

"Güneş herkese doğar ama, herkes eriyen kardan aynı dersleri çıkarmaz."

"Yolculuklar yerküreyi birbirine yaklaştırır.İnsanları birbirine yaklaştırır.İnsanı kendine yaklaştırır."

"Bakın hayvanlar yaşamlarına anlam aramazlar, varoluşlarını sorgulamazlar. Bütün bunlar bizim cezamızdır."

"Hırslarımıza hakim olmak konusunda bizi iki şey eğitir. Yaş ve yenilgi..."

"Kafesler öenmlidir. Yaşam içinde görünen ve görünmeyen kafeslerle çevrilmişizdir."

"Bir insan en çok kendi hayatını bilir. Ne öğrenirse öğrensin, en çok kendi hayatını... Değil mi ki bedenimize hapsolmuşuz, herşeyimizle bir hapistir bu."

"Başkalarıyla paylaştığımızı sandığımız düşüncelerimiz bile yalnızca bizimdir."

"Uzak dediğin bile önce içinde birikir insanın, sonrası yalnızca yoldur."

"Anlamaya çalışmaktan vazgeçmeden yaşamı kabullenmek; belki de asıl başarılması gereken budur."

"Her tesadüfte elimizden kaçan dokunulabilir bir lutüf vardır. Onu ancak daha sonra görebiliriz. Hatta kimi zaman çok daha sonra..."

"Yaşam, yolumuzun üstündeki geçici sığınaklarla dolu. Biliyor: bazen yolda fazla eğleşir, bazen sığınakta fazla kalır insan. Yazgının dikiş yerleri birbirini tutmaz. ezberini tazeler gibi yaşamın ona öğrettiklerini düşünüyor: Yaşamda istek, korku hep var olmuş, güvenceyse hiç olmamıştır."

"İçinde yaşadığımızı ne zaman karşımıza alıp bakmaya, hatta için için onu yazmaya başlarız?"

"Hiçbir yerde huzur bulmamak bazılarının kanında vardır. Hiçbir yeri yurt tutamaz böyleleri. Kanları hep başka yerlere akar. Onları hayallerinin ardından gider sanırsınız çoğu kez; oysa sadece kanlarını kovalarlar. Sen de şair kanı var. Hayatın boyunca çalkalanacaksın."

"- Yol çare midir?
- Hiçbir şey, hiçbir şeye çare değildir. Sadece var oluyoruz. Hepsi bu. Abartıp durmayın yaşamayı. Tesadüfler, sadelikleri içinde sevilip kabul edildikçe derinleşirler. İnsan aklının kolay entrikalarına sığdırmaya çalışmayın çevrenizde ve kaderinizde olan bitenleri, yaşamın işleyişini, doğanın, evrenin düzenini...Hayatın hilelerine akıl erdiremezsiniz. Tabiatın sebepleri vardır. İnsan aklı bu sebepleri biliyormuş gibi yapma bönlüğünü gösterir sadece. Deminki sorunu unutmadım. "Yol çare midir?" diye soruyorsun. Yol çare değildir belki, ama yolda şunu öğrenirsin en azından: Sürgünün giderilemezliğini..."

"Bazen bir şeyi görmek için harcadığımız dikkat, o şeyi sahiden görmemizi engeller.Gözlerini zorlama, bırak kendi görsün. Hem onlar daha az yorulur, hem sen daha az yanılırsın."

"Asla aradığından fazlasını bulmaya çalışma...Fazlasını ararsan yolun bir anda mutsuzluk olur, Bulduklarını da göremezsin. Göz açıkken kör olur."

"Değil mi ki her kader kendini gerçekleştirmek iste; kendisininkinin de gelmiş olmalıydı."

"Yaşlılıkta insanların dostluk kurması güçtür. Hele taze ve güçlü dostluklar kurmak neredeyse olanaksızdır. bunu ancak zamanı umursamayanlar becerebilir. Zamanı umursamayanlar yaşlanmayı da umursamazlar. Ya yaradılışları gereği sahip oldukları bir cevher, ya zamanla kazandıkları bir çeşit bilgelik çeşididir bu..."

"Öteden beri geçmişte çok kan dökülen yerlerin, uygarlığın beşiği olduğu söylenir. İnsanın beşiğinde kan vardır. Kan kaynayan topraklarda büyür geleceğin uygarlıkları. Kanın gücüdür bu. Her dökülen kan bir gün dönüp geri gelir."

"Yalnızlık sıcak bir şey değildir, ısıtılması gerekir."

"Suyun konduğu kabın şeklini alması gibi bazı ruhlarda içine kondukları bedenin özelliklerini alırlar. Bazı insanların çirkinliğinde aynı zamanda onların ruhlarını görebilmeniz bundandır."

"Kimse sandığı kadar dayanıklı değildir. Herkes bir gün incitilir."

"Hayatta kimsenin görmek istemediği kadar acı vardır. Siz yalnızca seçtiklerinizi fark edersiniz."

"Hakkında konuşamadığımız birşey konusunda susmayı bilmeliyiz."

Şairin Romanı'nı okurken nedense bu sarkının klibi ve özellikle girişindeki ezgi kulaklarımdaydı..Kitapla birlikte tavsiye ederim...





















Wednesday, April 11, 2012

Keçeden yapılan güzellikler


Hayal gücü ve içimizdeki güzelliklerinin dışa vurumudur elişleri …O yüzden yapılan herşeye çok saygı duyuyorum duyu. Bu yüzden sizinle yakın dönemde siparişle aldığım keçeden el işlerini paylaşmak istedim . Ve huzurlarınızdaaa lavanta kokulu bez bebekler, keçeden nazarlık, keçeden bereket kuşları ve anahtarlık…



Tuesday, April 10, 2012

Kıymalı Pide

Sokak lezzetleri, en iyi kebapçılar derken...yavaş yavaş mutfağa giren bendeniz sizlere güzel bir pide tarifi vereceğim, bundan sonra da denenmiş tariflerimi burdan paylaşabilirim...

4 kişilik-12 adet orta boy pide için gerekli malzemeler ;
Hamuru için :
-20 g yaş maya
- 2 su  bardağı ılık su
- 4-5 su bardağı un
-2 tatlı  kaşığı  tuz
- 4 adet kesme şeker
İç malzemeleri*:
-500 g  yağlı kıyma (dana)
-2-3  adet  orta boy soğan  çok ince doğranmış
-2 çay kaşığı  karabiber
-2 çay kaşığı tatlı toz  biber
-2 çay kaşığı  pul biber
-2 tatlı kaşığı biber salçası
-2 tatlı kaşığı tepeleme  domates salçası
-4  tane  orta  boy kabukları soyulmuş domates
-6 adet  sivri  biber
-kaya tuzu
*Vejeteryansanız  iç malzeme olarak; rendelenmiş antep peyniri ,tereyağ ve şekerle yapacağınız karışımı kullanabilirsiniz...
Yapılışı 
- 1 bardak ılık suya maya, şeker ve tuz koyarak , maya köpürene kadar bekletin. Unu ilave edin (eleyerek), gerekirse su ilave ederek yoğurun. Yumuşak bir hamur elde edip, üzerini kapatarak ılık bir yerde mayalanmaya bırakın.
-İçi için gereken tüm malzemeleri, özellikle sebzeleri  çok ince doğrayarak  iyice karıştırın.
-Kabarmış olan hamurdan yumruk  büyüklüğünde alıp, unlanmış  tezgahta açın.
-Yağlanmış tepsiye yerleştirip, ortasına içi yerleştirin, elinizle malzemeyi eşit olarak yayın, kenarlarını kıvırın
-Önceden ısıtılmış 225 derece turbo fırına, tepsileri yerleştirin. İki rafa da yerleştirilen tepsilerin 15 dk sonra yerlerini değiştirin.
-Piştikten sonra, çıkan pidelerin kenarlarına tereyağı sürebilirsiniz.
neyse efendiim fırından pidelerin görüntüleri böyle (çook lezzetliydi fırından cıkmış halini çekmeden yedik bitti:) ;


Afiyet olsun şimdiden, denedikten sonra geri bildirimlerinizi bekliyorum ;)